70 YIL ÖNCE BUGÜN,
ALMAN DİKTATÖR HİTLER, TUTUKLANIP APENİNLER’DE GRAN SASSO DAĞININ
ZİRVESİNDEKİ CAMPO IMPERATORE OTELİNE GÖNDERİLEN MÜTTEFİKİ, İTALYAN DİKTATÖR
“DUÇE” BENİTO MUSSOLİNİ’Yİ GİZLİ VE BÜYÜK BİR OPERASYON PLANI İLE KAÇIRTMIŞ VE
VİYANA’YA GÖTÜRÜLMESİNİ SAĞLAMIŞTI.
Yıllar boyu ateşli bir komünist, gözü dönmüş bir din düşmanı ve fanatik
bir Darwinist olarak İtalyan siyasetinde kendine yer edinmeye çalışmış ama bu
yolla hedefine varamayacağını anladığında çark edip şekil değiştirerek faşist
bir diktatöre dönüşen “Duçe” Benito Mussolini, 1940’da Mihfer Devletler
bloğunda İtalya’yı II. Dünya Savaşı’na sokup Kuzey Afrika ve Balkanlar’da
Müttefiklere yenilip, gücünü kaybetmesinin ardından, Komünistlerin önderliğinde
direnişçiler ülkede etkin olduklarında, Kral Viktor Emmanuel III. Tarafından
görevden alınmış ve tutuklanarak Gran Sasso dağındaki Otele gönderilmişti.
Hitler,
Mussolini’den sonra İtalya’nın teslim olacağını, Mussolini’nin Müttefiklere
teslim edileceğini ve Almanya’nın güney cephesinde Müttefiklere karşı
zayıflayacağını düşünerek, Duçe’nin bir operasyonla Gran Sasso dağından
kaçırılmasını ve tekrar müttefiki olarak İtalya’da başa geçmesini istemişti.
Mussolini’nin
tutuklanmasının ertesi günü, Otto Skorzeny ve Alman Ordusu’nun seçkin
birliklerine mensup 5 subay, Hitler’in Doğu Prusya’daki Wolfschanze (Kurt İni)
karargahına çağrılmışlardı.
Hitler,
onları neden çağırdığını doğrudan söylememiş, onlara sırayla 2 soru sormuştu:
İtalya’yı
iyi biliyor musunuz?
İtalya hakkında ne düşünüyorsunuz?
İtalya hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bu
sorulardan ilkine yalnızca Otto Skorzeny “evet” cevabını vermişti. 9 yıl önce
balayını İtalya’da geçirmişti ve ülkeyi kısmen biliyordu.
İkinci
soruya ise 5 subay birden politik olarak doğru cevaplar vermişler, İtalya’nın
müttefikleri ve stratejik öneme sahip bir ülke olduğunu söylemişlerdi. Otto
Skorzeny ise, bu soruda kumar oynamaya karar vermiş,“Ben Avusturyalıyım,
Führerim.” kendisi de aslen Avusturyalı olan Hitler’in, Avusturya ve İtalya
arasında I. Dünya Savaşı sonrasında iyice artmış olan düşmanlığı anlayacağını
düşünmüştü. Skorzeny’nin blöfü tutmuş, Hitler, diğer subayları göndermiş, bu
çok stratejik görevde kendisine güvendiğini ve Mussolini’yi Müttefikler’e
teslim edilmeden önce kaçıracabileceğine inandığını söylemişti.
7
hafta boyunca Skorzeny, Mussolini’nin izini sürmüş, bu müddet boyunca şüpheci
İtalyanlar, Mussolini’yi 3 kere farklı yerlere taşımışlardı. Her üç seferde de
Almanlar Mussolini’nin yerini tespit etmiş ancak tam harekete geçecekken, onu
ellerinden kaçırmışlardı.
Mussolini
önce Napoli açıklarındaki Ponza Adası’na, oradan da Sardinya açıklarındaki La
Maddalena adasına gönderilmiş, Skorzeny, bir bombardıman uçağı ile hava
fotoğrafları çekmek üzere bölgeye gitmiş, ancak uçak Müttefik avcı uçakları
tarafından vurulmuş, Skorzeny ve uçak mürettebatı, bir İtalyan destroyeri
tarafından kurtarılmışlardı.
Mussolini’nin
son ikametgahı, Roma’daki Alman büyükelçiliğindeki polis ateşesi Herbert
Kappler tarafından bulunmuştu. Kappler, İtalyan polis telsizindeki önemsiz
gözüken bir mesajı dinlemişti. Mesajda, İtalyan Apenin Dağları’nın en yüksek
noktası olan Gran Sasso çevresinde alınacak güvenlik önlemlerinden
bahsediyordu.
Böylelikle,
Mussolini’nin buraya getirildiğini anlaşılmış, diğer istihbarat raporlarından
da, Mussolini’nin, sadece teleferikle ulaşılabilen bu yere getirildiğini
doğrulanmıştı.
İtalya
Müttefikler tarafından işgal edilmeye başlanmış, İtalya teslim olmuştu. O
nedenle Almanlar acele etmelilerdi. Skorzeny hemen bölgeye uçmuş, havadan kendi
fotoğraf makinesi ile keşif fotoğrafları çekmiş ve bu fotoğraflarla üsse
döndükten sonra hemen bir plan yapmıştı.
Plan
basitti ama hiç de kolay değildi.
- Herbiri,
1 pilot ve 9 paraşütçü taşıyan 12 adet DFS 230 taarruz planörü, Gran Sasso
semalarında, 9500 feet yükseklikte, dakika başına bir planör olmak üzere, bağlı
oldukları uçaklardan salınacaklar. Havadaki beklenmeyen rüzgarlar ile mücadele
edilecek ve planörler Mussolini’nin tutulduğu dağ otelinin hemen yanındaki
küçük ve kayalıklı araziye inmeye çalışacaklardı.
-
Planörler yere indiği anda, paraşütçüler otele saldıracaklar ve Mussolini’yi,
başındaki nöbetçiler onu vurmaya fırsat bulamadan ele geçirecekler, sonra
oteldeki İtalyanlar’ı etkisiz hale getirerek, çevre güvenliğini
sağlayacaklardı.
-
İkinci bir grup da, dağ otelini dış dünyaya bağlayan teleferiğin aşağıdaki
ucunu ele geçirecekti.
-
Mussolini, derhal Fieseler Fi-156 “Stork” model hafif iki kişilik bir uçak ile
bölgeden uçaklaştırılacaktı.
Saldırı
kuvveti toplam 108 kişiden oluşuyordu. 9 planöre dağılmış 81 paraşütçü, 3
planöre dağılmış Skorzeny, 25 komandosu ve Skorzeny’nin yanında getirdiği
“misafiri”. Bu “misafir” İtalyan Askeri Polis şeflerinden General Fernando
Soleti idi. Skorzeny’nin adamları tarafından kaçırılmış ve gelmeye zorlanmıştı.
Skorzeny’nin amacı, dağ evindeki İtalyanlar’ın şaşırtmaktı.
Skorzeny’nin
planörü yere indiği anda, Skorzeny, General Soleti’yi önüne katarak dağ evine
doğru koşmaya başladı. Sonra birden, 2. katta camda duran Mussolini’yi gördü.
Artık nereye gideceğini biliyordu. Mussolini’ye içeri girmesi için bağırdı.
Sonra otele daldı. İtalyanlar neye uğradıklarını şaşırmışlardı. General Soleti
onlara ateş etmemeleri için bağırdı. Bir dakikadan kısa bir süre sonra,
Skorzeny Mussolini’nin odasına daldı. 2 nöbetçiyi etkisiz hale getirdi. Bu
sırada 2 adamı da, duvardan tırmanarak camdan içeri girdiler. Mussolini’nin
karşısına geçen Skorzeny, onu selamladı ve şöyle dedi: “Duçe, sizi kurtarmam
için beni Führer yolladı.”
Oteldeki
ve teleferik istasyonundaki İtalyanların etkisiz hale getirilmeleri sadece
birkaç dakika sürmüştü..
Mussolini’yi
oradan götürecek olan iki kişilik, küçük uçağa, iri yarı biri olan Skorzeny de
binmek istemişti, uçak 2 kişilik olduğu için, pilot itiraz etmiş ancak
Skorzeny, Mussolini’nin koltuğunun arkasındaki küçük boşluğa yerleşmişti.
Skorzeny neden bu konuda ısrar ettiğini sonradan “Uçak oldukça riskli bir
kalkış yapacaktı. Bu kadar başarılı bir operasyonun ardından, Führer’e,
Mussolini’yi kurtardığımızı, ancak onu getirecek uçağın Gran Sasso’da
kayalıklara çakıldığını rapor edemezdim. Hayır, böyle bir rapor vereceğime, ben
de o uçakta ölmeyi tercih ederdim.” demişti.
Pilot
Gerlach’ın kalkış konusunda kaygıları vardı. Hem çok kayalık bir pistten
kalkacaklardı, hem de pistin sonunda derin bir uçurum vardı. Pilot,
paraşütçülere uçağı tutmalarını ve kendisi motoru en son hıza getirene kadar
bırakmamalarını tembihlemişti. Motor son hıza gelince uçak taşlı pistte hoplaya
zıplaya hızlanmış ve uçurumun kenarından zor da olsa kalkmıştı. Başarı tamamen
Yüzbaşı Gerlach’ın çelik gibi sinirlerinin eseriydi. Yolculara bu kalkış
esnasında motorun arızalandığını ve şans eseri havada kaldıklarını da
söylememişti.
Roma’daki
Alman hava üssüne inmişler, oradan da bir Alman bombardıman uçağıyla Viyana’ya
gitmişler, Mussolini, oradan Wolfschanze’ye, Hitler ile buluşmaya gitmişti.
Bu
operasyonun ardından, bu operasyona katılanlar ödüllendirilmişlerdi. Skorzeny,
binbaşılığa terfi ettirilmiş ve Şövalye Haçı ile ödüllendirilmişti. Pilot
Yüzbaşı Gerlach, havacılık tarihinin en zor kalkışını gerçekleştirdiği için
Şövalye Haçı ile ödüllendirilmişti.
Kaçırılmasının ardından Duçe "Cumhuriyetçi
Faşist Parti" yle "İtalyan Sosyal Cumhuriyeti" kurmuş ve kendine
bağlı birliklerle mücadeleyi sürdürmüştü.
Savaşın son
günlerinde 25 Nisan 1945'de bir Alman delegesini bekleyen Mussolini, kimsenin
gelmemesiyle şaşkına dönmüş, Aldatıldık, yine Almanlar tarafından
aldatıldık demiş, 27 Nisan sabahı zırhlı bir araba ve yirmibeş kamyon ile
beraber yola koyulmuştu. Amacı, "İspanya"ya kaçmak için bir uçağa binmek üzere "İsviçre"ye
gitmekti.
Mussolini ve metresi’nin yakalandıkları yol. |
Yolda ilerlerken partizanlarla Musso adı verilen yerde
çatışmaya girmiş, Mussolini zırhlı arabayla kaçmaya başarmıştı. Kaçmayı başaran
Mussolini ve beraberindekiler, Komünist partizanlar tarafından, Dongo köyü "Como
Gölü" yakınlarında durdurulmuş, araba aranırken battaniyeye sarılmış bir
erkek bulmuşlardı. Arabanın içindekilerin zavallı bir sarhoş diye
geçiştirmeye çalıştıkları kişiyi battaniyeyi kaldıran partizan tanımıştı o kişi
Mussolini’den başkası değildi.
Mezzegra / Casa De Maria Giriş Kapısı |
Mezzegra / Casa De Maria |
Yakalanan Mussolini ve metresi Clara Petacci
Mezzegra’daki De Maria ailesinin evine götürülmüş ve 28 Nisan 1945’de Albay
rütbeli komünist partizan Colonnello Valerio tarafından toplam beş kurşun ile
vurularak öldürülmüştü.
Clara Petacci |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder